21 Mart 2013 Perşembe

Bu Güzel Sorular 'yasamumudu'ndan..

Mimleri seviyorum çünkü cevaplarken keyif alıyorum. Bu sefer ki güzel mim Yaşam Umudu blog sahibesinden.. 

Sorular ise şöyle:


1.En nefret ettiğiniz insan tipi ? 

Dünyanın kendi etrafında döndüğünü zanneden, egoları için var olan, kıskançlığı yüzüne vurmuş, gözleri kinle nefretle bakan, hayatta hiç birşeyden memnun olmayan... diye o kadar çok sayabilirim ki, bir sürüler..

2. Evde en çok hangi eşyanı kaybedersin ?

O konuda çok başarılıyım, evimiz kutu gibi olduğu için hiçbirşeyimi kaybetmem herşeyin bir yeri vardır. Eve kimin gelip gittiğini de bu sayede rahatlıkla tahmin edebiliyorum :)

3. Sakız çiğneyen insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz :D

Sakız çiğneme uslubunu aşmıyorsa çiğnesin derim ama çakır çukur sesler çıkarıp sinirleri alt üst ediyorsa lütfen ebediyete kadar sakız çiğnemesin.

4. En sevdiğiniz çiçek ? 

Yasemin :)



5. Burcunuz ? 

Terazi, en kötü özelliği kararsızlık olan bir burca sahibim.

6. Kız ve erkek çocuklarınız olsa adlarını ne koyardınız ?

İşte en sevdiğim soru...
Kız olursa Reyyan, erkek olursa Furkan :) 

7. Komşunuzun çocuğu size oturmaya geldi suratınıza tükürdü napardınız ?

Kibarlığımdan ödün vermeden, kapıyı açar usulca kapının önüne koyar kapıyı kapatırdım, kim alıyorsa alsın götürsün veledi :)

8. Arabayı siz kullanıyorsunuz yaşlı bayanın birinin üzerine çamur sıçrattınız ve haraket yaparak arabanızı durdurdu onu istediği yere bırakmanız gerektiğini söyledi napardınız ?


*Öncelikle, benim yaptığım kaba bir davranış olabilir ama o hareket size yaşınıza, başınıza hiç yakışmadı diyerek; üzgünüm nezaketsiz hareketiniz yüzünden sizi gideceğiniz yere bırakamam, derdim. 


Ya da 


*O hareketi yanlış gördüm heralde diyerek, ayy çok özür dilerim kusura bakmayın gerçekten çok özür dilerim, nereye gidiyordunuz bırakayım hatta ordan da evinize götüreyim yine karşılaşırsak durdurun beni ben yine sizi gideceğiniz yere kadar bırakırım, derdim.


Hatta sanırım direk bunu derdim :)


9. Hayatta en korktuğunuz şey ?

Kul hakkı
Bir de büyük konuşmak
Allah muhafaza..

10. Bilgisayarınız çöktü ve bilgisayar ortamındaki tüm resimleriniz yok oldu hiçbir yerde kopyaları da yok naparsınız ?

Bunda mutlaka bir hayır vardır, demek ki yaşadığım hatıraların daha güzellerini yaşatacak Rabbim, derdim :) 
Demişliğim var :)

11. Yalnız yaşamak hakkında ne düşünüyorsunuz sizi mutlu mu eder mutsuz mu ?

Mutsuz eder, çünkü kısa süreli yanlızlıkları seviyorum. Annemler gitsin gezsin ama lütfen geri evlerine dönsünler. Ruhum onların yokluğuna ve yanlızlığa çok fazla dayanamayabilir.. 

Yaşam Umudu mim için çok teşekkür ederim, keyifle cevapladım. Çok da sevdim.

Bu güzel mimlerinde beni yine unutma lütfen :)
Hayırlı ve mutlu günler herkese..





17 Mart 2013 Pazar

Bu Sefer Birlikte Hayal Kuralım :)

En büyük hobim, hayal kurmak...
Kurduğum hayaller gerçekleşmese dahi, beni umutlandırdığı ve o an mutlu ettiği için seviyorum hayallerimi. 


Sevgili Bloggerlar!

Şimdii
Güzel bir ricam var sizden,

Yarın işe gitmiyoruz!
Okulda yok :)
Akşam valizimizi hazırlayıp sabah yola çıkıyoruz.
Bu sefer gönlümüzün götürdüğü yere gitmek için erken kalkıyoruz!
:)

Nereye giderdiniz? Nereleri, kiminle görmek isterdiniz?..
Hayallerinizi dinlemek istiyorum, lütfen yazın :)

Eee hayallerimizi anlattık, ne olacak?
Derseniz..
Hakkınızda hayırlı olan hayallerinizin gerçekleşmesi için dua edeceğimi bilmelisiniz :))




16 Mart 2013 Cumartesi

''Aşk Hastası''da Oldum Sonunda..

Tiyatro her zaman keyiflidir. 
Bir de yanında güzel bir arkadaşın varsa Nabrut gibi keyif ikiye katlanabilir.

Bazen izlediğimiz dizi, film ya da tiyatro da oyunun başında anlamamız gerekeni en sonunda anlayabiliyoruz.

Ama bu oyunda daha en başta aslında ne demek istediğini anlamak mümkün. 
Birbirini seven iki kişi düşünün hatta kız kendinden vazgeçebilecek kadar çok seviyor.
Kalbine tek el ateş edip ciddi ciddi yüreklerimizi ağzımıza getiriyor.
O beyaz elbisesi kana bulanan sevdalı kız artık adamın vicdanına yerleşiyor.

Aah ahh Aşk büyülü bir duygu olsa gerek. 


Kadın ve adam oyunun içinde de tiyatro oyuncusu aynı zamanda, adam oynamakta olduğu tiyatro oyunun da Divan Edebiyatı şairi Şeyh Galib'i Hüsn-ü Aşk-ı anlatıyor. 


Aşk'ın kavuşulamayan halleri vardı oyunda, sevdiğine kavuşamayanların çektiği acılar. Kalbinin yerini bilememek.. Bir tarafta semazenleri, diğer tarafta ney seslerini duyduk oyunda.


Oyunun konusundan çok fazla bahsetmeyeceğim belki görecekleriniz benim anlatacaklarımdan daha güzel gelecektir size.. Sadece içtenlikle söylediğimi bilmelisiniz, izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum..


Yalnız bunca güzelliğin yanında bu şahane oyunun en kötü tarafı sezonun sonuna yetişmiş ve ön sıralardan izleyememiş olmamız oldu.
Oyunu izlemek için bu kadar geç kalmasaydık keşke..

Oyunun turnesinin olacağına yürekten inanıyorum, bir yerlerde ''Aşk Hastası'' oyununu görürseniz kaçırmayın, inanın pişman olmazsınız :)
Not:Oyunun başrol oyuncusunun Kutay Sungar olmasına dikkat ediniz lütfen :)



Gel Ey Seher!
Benim gibi bu güzel şarkıyı dinlemek için geç kalanlara gelsin!



13 Mart 2013 Çarşamba

Hediyeden Çok Güzel Bir Dost Kazanmış Olabilirim!

Bazen görmediğimiz ama varlığını yanımızda hissettiğimiz insanlar çok özeldir hayatımızda!
Geçenlerde Ben Melek Değilim blogunun güzel mi güzel kitap çekilişine katılmıştım.
Veeee kazanmışımm!
Çekilişi kazanmam güzel bir tevafuk ve şahane bir şans oldu benim için.
Kendime güzel bir dost edinmiş oldum bu sayede, Muyurt çok güzel bir insan :)
 
 
O kadar ince düşünceli ki kazandığım çekilişte kitapları benim seçmemi istedi :)
Kitapları Muyurt'un seçmesine bir şekilde anlaştık ama kitap beklerken bu kocaman koli geldi.
Kolinin içinden neler çıktı neler, bu kadar düşünceli de olunmaz ki :)
Arkadaşım içine yüreğini de koymuş göndermiş ama biliyorum onun o kocaman yüreği o koliye sığmaz!
 
 
Lokumu ne kadar sevdiğimi bilen dost, beni ne kadar mutlu ettiğini tahmin bile edemezz :)
 
 
Bu güzel kremler sabunlar ise temizlik ferahlık kokuları..
Sabun ve kremden başka birşey kullanmadığımı biliyormuş gibi.. Hepsini çok sevdim.
Şimdiden çantam da yerlerini aldılar :)
 
 
 İşte kitaplarım yani yeni bebeklerimm :)
Galata Kuleli kitap ayracını, Turgay Uyar'ın sevilen ve pempe postit ile seçilen şiiri çok sevdim :)
 
 
Kitapları okurken yanında yiyeceğim çikolatalara, içeceğim kahvelere, meyveli çaylara kadar düşünülmüşüm.
Ayrıca bu güzel sözler.....
 

Beni ilk başta varlığınla mutlu etmiştin zaten ama bu güzel mi güzel hediyelerin, tatlı sözlerin
ne yalan söyleyeyim havalara uçurdu :)
 
Hayatta hep güzel insanlarla karşılaşalım inşallah,
İnşallah sende hep güzel insanlarla karşılaşırsın kıymetli dostum :)
 
Sevgiler :)
 
 

7 Mart 2013 Perşembe

Küçük Bir Mim Daha

Yine bir mim ile karşınızdayım. Ama değişik bir mim.
Bu mim bana Sevgili Çitlembik'den geldi ama ben ona kısaca Çit diyorum :)
Hemen cevaplarıma geçeyim..

1- Kedi olsaydınız hangi cins kedi olurdunuz?
Kedi mi? Benden kedi olmaz..
Pis yerlerde gezmem, dışarda durmam, acımdan ölürüm, hiç arkadaşım da olmaz çok huysuz bir kedi olur benden!
O yüzden cinsimi bulamadım :)


2- Enstrüman olsaydınız hangisi olurdunuz?
Demiştim, sorular çok değişik..
Ney olurdum.
İnce,
Uzun :P
Çalamasam da çok severim ney sesini büyülü geliyor kulağa.

3- Hangi yazarın yazım tarzını kendinize yakın buluyorsunuz?
İskender Pala, yazdıklarını okumayı çok seviyorum.
Tarzı tavrı on numara. 
Keşke bizim buralarda da söyleşisi olsa..

4- Ruhunuzu anlatan şehir?
Ruhumu anlatan şehir ruh halime göre değişkenlik gösterebiliyor.
Şimdilik,
Sakarya-Sapanca sanki orada beni bekleyen farklı bir huzur var..

5- En sevdiğiniz sanat dalı?
Ahşap yakma, kaligrafi, hat sanat dalları :)


Ahşap yakma sanatına ekstra bir hayranlığım var. Hatta şurada ki yazımda bahsetmiştim Ankara'da bu sanatla ilgili bulduğum tek yer Suluhan Çarşısı'nın içinde küçük bir dükkan. Giderseniz mutlaka uğramalısınız, küçük bir dükkandan doğan mucizeye sizde şahit olmalısınız :)


Bir mim'i de böylece cevaplandırmış oldum.
Teşekkür ederim Çit!
:)

Not: Görsellerin tamamı internetten alıntıdır.

5 Mart 2013 Salı

Bugün fazla gülümsüyorum hayata :)

Bazen sebebini bilmediğim bir mutluluk sarıp sarmalıyor ruhumu.
Tuhaf tuhaf gülüşler, amaan boşver diyişler
Ben bile şaşırıyorum kendime.
Ayağım taşa takılsa kırk gün düşünür dururum halbuki ne yaptım ki ben? diye.
Ama mutlu olunca insan düşünmek istemiyor sebebini.
Bu bir mükâfat olsa gerek diyip gülümsemesine devam ediyor.

Hepimize oluyordur değil mi, yoksa ben kendi kendime seviniyo olamam herhalde :)






3 Mart 2013 Pazar

Ahi Elvan Cami

Karar verdim, Ankara'da gezilmedik Cami bırakmıcam inşallah! :)
Bundan sonra Ankara'da ki Cami'ler ile ilgili bol bol yazı görebilirsiniz.


Ankara kalesine giderken sol tarafta kalan Ahi Elvan Cami küçük gibi görünse de manevi huzuru ile insanın ruhunda büyük etki yaratıyor. Kimlerin sevabına, kimlerin günahına şahit oldu acaba bu taş duvarlar.. diye düşünmeden edemiyor insan.


Cami kadar, Cami ye yoldaşlık eden imamda önemlidir aslında. Ahi Elvan Cami'nin imamı bizi fotoğraf çekerken görünce ve öğrenci misiniz?araştırmamı yapıyorsunuz? yardımcı olalım diyince çok mutlu olduk. Çünkü;
Daha kapıdan içeri girmeden misafir edilmek! var bu Cami'de..


Akşam namaz vaktine doğru gittiğimiz için sorular sorup birşeyler öğrenemedim Cami hakkında. 
İnternetten okuduğum kadarıyla biliyorum..
O yüzden bahsedemiyorum.


Ama şunu söyleyebilirim, benim gibi hala gitmeyenler önünden geçipte içine girmeyenler!
Bu maneviyatı büyük, huzurlu cami'den kendinizi daha fazla mahrum etmeyin :)


Giderseniz, bayanlar için ayrılan katta iki adet Kur'an-ı Kerim görüceksiniz. 
Gördüğünüzde düşündüklerinizi ise işte benim gibi dile getiremeyebilirsiniz.. 




1 Mart 2013 Cuma

Hediyeyi kazanan ...... !

Hepinize çok teşekkür ederim güzel yorumlarınız için. Hatta bloglarınızda duyurmanıza gerek yok dememe rağmen duyurduğunuz için, güzel bloglar keşfettim ki bu sayede..

Çekilişi evimizin gülü :P anneciğime yaptırayım dedim ama annem başladı sorular sormaya..
Kim hediye alcak? Bana mı hediye alcaklar? Şimdi bu kızlar nerde?
Sanarsın akşamdan şekere yatırmışız da o tatlılık ordan geliyo :)


Tam bütün kağıtları kutuya katladım koydum. Annem demez mi? Ben iki tane çeksem olmaz mı..
Meğer kadıncağızın içinde böyle bir istek büyür dururmuş.
Senin canın sağolsun 10 tane çek dedim,
Baktım annem çok mutlu 10'dan geriye doğru saydık bizde.

Evet, çekiliş dediğin bu kadar uzun olmamalı :)


Ve annemin o muhteşem dokunuşu ile hediyenin sahibi Işınsu oldu! 



Ben çok severek almıştım, İnşallah sende çok seversin Işınsu :)
Mail adresi olmadığı için ulaşamadım, dndnbgne@gmail.com'a mail atarsan sevinirim.

Hepinize tekrar teşekkür ederim.

Hayırlı Cumalar :)




28 Şubat 2013 Perşembe

Akşam olsa..

Şimdi, bu postu öylesine yazmış olabilirim.
Sizi bilgilendirmek için ya da duymayanlara tekrar duyurabilmek için yazmış olabilirim :)

İlk çekilişin vermiş olduğu heyecanla isimlerinizi tek tek yazdım herşey hazır fakat çekilişi henüz gerçekleştirmedim.
Heyecanlıyım :)
Hediye bu sonuçta kazanan mutlu olmassa, üzülürüm evet!


Kendime bir kötülük yapıp zamanın çabuk geçmesini istiyorum.


Birde bu resme bakınca, çok şey mi istiyorum :)




26 Şubat 2013 Salı

Çatlayan Kurabiye

Dün güzel bir kurabiye tarifi denedim. Hafif, lezzetli ve heyecanlı. Önce Zeynep'in Evi bloguna oradan da Tarif için buraya, tıkladım. Sevdim mi, sevdim bu lezzeti.
Kakao'yu annem ve babam sevmediği için tercih etmem. Ama bu sefer tarifte ki ölçülerin az olduğunu ve kurabiyeyi paylaşabilecek komşularımın olduğunu düşünerek yaptım.


Pişme süresi tarifte 9-10 Dakika yazıyor ama ben fırının saatini 11 dakika olarak ayarladım, ne akla hizmet yaptım bilmiyorum çünkü 1 dakika dahi çok önemli bu kurabiye için. Birde fırın önceden ısıtılmış oluyor zaten yani pişme süresini iyi kullanabilmek gerek.


Yanında bir bardak süt ile şahane gittiler.
Tavsiye ederim, seviceksiniz!
:)


23 Şubat 2013 Cumartesi

Mim'lenmek!

Bu güzel Mim için Gülihan'a teşekkür ederim. Hemen cevaplarıma geçiyorum..

1-Neye zaafınız var? Mesela neyi yapmayacağım dediğiniz halde yapıyorsunuz?
Gezmeye accayip bir zaafım var, evden çıkmayacağım dedim bir zamanda hadi şuraya gidelim demesin biri :)

 2-Hangi filmin,dizinin ya da kitabın içine girmek isterdiniz ?
Hmm.. bilemedim şimdi.
 
3-Fırsatınız olsaydı şayet ilk gideceğiniz ülke-şehir neresi olurdu?
Arap ülkelerini listemin başına ekler, Ürdün-Fas-Mısır.. diye çize çize gezerdim..

4-Hayallerinizdeki işi mi yapıyorsunuz ya da hayalinizdeki yerde misiniz?
Aslında hayalimde ki işten çok hayalimde ki çalışma ortamım vardı. Sessiz, sakin ve huzurlu..

5-Diyelim ki yeni üretilen , leziz mi leziz , iddialı bir çikolataya sizin istediğiniz bir ismi koyacaklar. Ne olsun isterdiniz ?
Ben çikolatama bakarım, ismine karışmam :)

6-Gerçekleşmesi pek olası olmayan ama yine de çok istediğiniz uçuk bir hayaliniz var mı?
Hemde birden fazla :)

7-Farz edelim ki oyuncusunuz ve Oscar kazandınız (heyt beee:)) ödülünüzü kimden almak isterdiniz ? :)
George Clooney'den, madem oscar kazandımm oda gelir dimi yani?

 8-Keşke bunu ben yapmış olsaydım dediğiniz bir şarkı yada film var mı ?
İzleyici olmakta keyif verdiği için hiç o tarafa geçmek istemedim.
 
9-Yaşamayı istediğiniz bir dönem ya da çağ var mı? Varsa nedir?
Daha önce hiç düşünmemiştim.

10-Küçüklüğümüz de en sevdiğiniz çizgi film neydi?:) Şimdi varsa şimdikini de söyleyebilirsiniz.
Şeker Kız Candy, bayılırımm :)
 
11-İsminizi seviyor musunuz?Sizi yansıttığını düşünüyor musunuz?
Yansıttığını düşünmekten ziyade sadece seviyorum :) 

Hakkımdaki 11 gerçek:
*Çok sulu gözlüyümdür, gülerken bile ağlayabilirim
*Eşortmanla dışarı çıkmam, markete dahi gitsem tam takım giyinmeliyim.
*Birini çok seviyorsam onu mutlaka bağrıma basarım :)
*Yatarken başım kıbleye gelmek zorunda, yoksa döner durur uyuyamam. 
*Ocakta ve fırında bir şeyleri unutma alışkanlığım var mimliyim bu konuda canım annem bir yere giderken tembihler, ben gelene kadar bir şey yapma diye :)
*Otobüste gözüme kestirdiğim bir teyzenin veya amcanın peşine takılıp acaba yolumuz nerede ayrılacak diye gittiğim yere kadar takip ederimm :)
*Annem huysuz, babam inatçı olduğumu söyler..
*İnandığım bir şey için elimden geleni yapar kolay kolay vazgeçmem.
***
 
Benden bu kadar :)
Hediye çekilişime katılmadıysanız eğer, sizi şöyle alabilirim.



Bir de bu güzel şarkı ile mutlu hafta sonları diliyorum :)
 

19 Şubat 2013 Salı

Fark-ettiklerim!

Hayatımı zamanın akışına bırakarak doğru bir şey yapmadığımı farkettim.
Zaman aleyhime işlerken sessiz kalmamın hata olduğunu ve sorunları susarak çözemeyeceğimi farkettim.
İyiliği insanlardan değil sadece Allah'tan beklemem gerektiğini farkettim.
Farkettiklerim bunlarla sınırlı kalmayacaktır eminim, hayat insana çok şey farketmesini sağlıyormuş maalesef bunu da yeni farkettim.

Bir de şunları farkettim:

Emir kipini sevmediğimi,













Binanın tepesinde olmasa da yüksek bir yerde oturup, sadece etrafı seyretmek istediğimi,

Uzun zamandır sütlaç yemediğimi,


Küçük bir şişe zemzem suyunun beni ne kadar mutlu ettiğini,


Ve eskiden yürüdüğüm yolları özlediğimi farkettim...












9 Şubat 2013 Cumartesi

Benden Size Küçük Bir Hediye :)

Selamlar Herkese..

Bloglar arası çekilişler yaygınken twitter, facebook'ta katılmış oldu bu furyaya.
Hediye almak da vermek de çok güzel ama ararken bulamıyor insan.
Kendim için çok beğendiğim birşey olsun istiyorsunuz..
O yüzden severek aldığım bir şeyi size de hediye etmek istedim.
Küçük naçizane bir hediye!

Bir önce ki postumda görmüş olduğunuz yaka kolyeden bir tane de sizin için aldım :)



Bu küçük hediyeyi izleyicilerimin arasından birine vereceğim için, blogcu dostlarımın arasına adınızı yazdırıp yorum bırakmanız yeterli.
Bloglarınızda duyurmak ise sadece sizin isteğinize bağlı :)

Son günü Şubatın sonu olsun.

Mutlu pazarlar herkese!!



7 Şubat 2013 Perşembe

Kendime küçük bir hediye :)

Selamlar Herkese!

Küçükken çok severdim takıları, hatta boncuklardan kendime küçük bileklikler yapardım :) Eski günler işte..
Biraz büyüyünce ne değişti bilmiyorum ama bunun bir yetenek olduğunu ve bende de bu yeteneğin olmadığını düşünür oldum. Aslında kendi hakkımda doğru bir tespitte bulundum, çünkü bu konuda sahiden yeteneksizim!


Ama bugün ne olduysa
Aklım başka yerlerdeyken buldum bu güzel kolyeyi, herşey bir an da oldu.
İlk görüşte aşkta diyebiliriz :)
Annem dahi şaşırdı nerden çıktı diye!
Hatta bir tane de farklı model alsaydın diyerek beni de şaşırttı :)


Benim için büyük, insanlık için küçük bir adım oldu :) Büyük bir hevesle aldım ama takı hevesim kısa sürmez inşallah..
Hayırlı ve mutlu Cuma'lar dilerim herkese!






6 Şubat 2013 Çarşamba

Asi'den blogcu dostlarına..

Selamlar Herkese,
Bir çekiliş duyurup hemen gideceğim..
Bazı şeylere geç kalıyorum maalesef, bu kitabı okumak için de geç kaldığımı farkettim.
Bu zamana kadar okumadan durabilmişsem, bir kaç gün daha sabretmeliymişim..
Bir Öyle Bir Böyle  blog sahibesi Asi- arkadaşım bu güzel kitabı hediye ediyor bloğunda.
Katılmalısınız!
Ama Asi adını kabul etmiyorum kendisine.. Çünkü asi değil, şeker gibi biri o isim sana hiç uymamış. Değiştirmelisinnn :)






28 Ocak 2013 Pazartesi

Mutluluk sebeplerim..

Geçenlerde, sevgili ablam malum plastikçi tupperware'den anneme süper şef almış. Canım ablam anneme hediyesi gelmeden önce söylediği için, arayıp ayy ablacım niye zahmet ettin ama keşke bir boy büyüğü vardı ya ondan alsaydın demek güzeldi :)


Ertesi gün elinde o minicik şeyle gelince annem çok mutlu olmuş, bende bir mutluluk sebebi olmalıyım! diyerek aldım elime kataloğu..
Hem bir plastiğe o kadar para verilmez, hem de ucunda annem sevinecek mantığım tuttu beni.
Bende kendimi tuttum haliyle..
İkilemde kalınca kataloğu getiren abla elimde minik kaplardan var hazır istermisin dedi,
Ve anneme bu minik kapları aldım ..


Elimde minik kaplar annem sevinir şimdi diyerek, tin tin gittim eve
Amma ve lâkin anneciğime o mutluluğu yaşatamadım
Baktı, evirdi çevirdi ve dayanamayıp, çok küçük bunlar, ne konur ki? dedi..
Almışım, getirmişim sen beğenmemişsin anneee, teesüf ederim, demekle yetindim.
Biraz zaman geçti baktım benim minik kaplar ortada yok!
Mutfağı arıyorum, tarıyorum yok.
Kesin beğenmediği için dip köşe bir yere attı, derken...

Benim canım annem beğenmediğini şöyle ifade etti:
Çok güzel kaplar ama ben napıcam onları senin çeyizine sakladım dedi :)

Bir kez daha görmüş oldum,
Anneden,babadan başka kimse bu kadar düşünceli olamıyor maalesef kalp kırmamak için..

Bolca şükretmek ve kocaman sarılmak için sebeplerimiz var :)

Mutlu haftalar herkese..




24 Ocak 2013 Perşembe

Tatlı bir kandil günü..

Mutlu bir perşembe gününden Selamlar herkese..
Kutlamak için geç kalsam da, geçmiş kandiliniz mübarek olsun..

O kadar dalmışım ki dünya telaşına kandili perşembe günü zannedip takvime bakmayı akıl edememiş, üstüne; arkadaşımdan gelen ilk Kandil mesajına da, yanlış gönderdi heralde kandil yarındı, diye inanmak istemedim. Çalışmanın bünyemde yarattığı ters etkiler yavaş yavaş su üstüne çıkmaya başladı.

Ofiste ki ablamız patron amcamızın yoğun isteği üzerine bize kandil için sütlü kadayıf tatlısı yaptı..

 
Kadayıf tatlısının, şerbeti sütlü olanını daha önce hiç yememiştim ama bu halini de çok sevdim :)
Her günümüzü ağız tadıyla, sağlıkla, mutlulukla geçirmek nasip olur inşAllah.
 
Hayırlı Cuma'lar
:)

14 Ocak 2013 Pazartesi

Unutulması gereken bir gün!

Dün şahane bir seminere katıldım. Aklımda kalan tek şey panelist amcanın konuşma esnasında kullandığı kelime oldu, ''halbukusi''. O kadar güzel telafuz ediyor ki, bir daha söylesin diye bekledim durdum..

Benim açımdan en güzel anı, seminerin bittiği herkesin teşekkür edip salonu büyük bir hızla terkettiği andı!
Ardından gelen yağmurun güzelliğinden bahsetmessem olmaz tabi, doya doya ıslanıp, şemsiyeyle cebelleştim. O kadar güzel bir gündü ki, güzelliği bozulmasın diye devamını anlatmıyorum :)


 

Şal sevdasına bende kapıldım!
Eşarpları hiç birşeye değişmem ama o kadar rahat ediyor ki insan bu yüzden şalları da çok sevdim.
Ama o meşhur şallardan henüz almadım. Tutuyorum kendimi. İpek dahi olsa, bir şala o kadar para vermek çok mantıklı gelmiyor henüz. Alternatifleri değerlendiriyorum.

Bir kaç ay önce tanıştığım Ravyasal Dünya Şalları'ndan bahsetmek istiyorum size. Ravya hanımın şalları ipek ve en güzel özellikleri çift taraflı kullanılıyo olabilmeleri. Bütün kışı tek şalla geçirdim diyebilirim.

İnternetten birşeyler almak çok riskli. Resimler yanıltıcı olabiliyor bazen. Bu alışverişimden memnun kaldığım için bahsetmek istedim size.

Tavsiyelere de açık olduğumu belirtmek isterim :)

Hayırlı, sağlıklı ve mutlu günler..






6 Ocak 2013 Pazar

Hayat: Shine bright like a diamond!

Selamınaleyküm Arkadaşlar!
İyisinizdir umarım; soğuk hava şartları sizi hasta etmemiş, keyfiniz hiç kaçmamış, yaptığınız herşeyden keyif almışsınızdır inşAllah.

Dünden kalma kızgınlığım var..
İndirimleri hepimiz seviyoruzdur ama mağazaları talan etmek zorunda mı insanlar. Şunu da almayım, belki ihtiyacı olan biri gelir alırda mutlu olur, diyen yok!

Altı üstü etek almaktı amacım. Bir etek için saatlerce dolaşmak ve aradığını bulamamak değildi.
Yatsı ezanının kerâmeti ile aldım ama o saatten sonra mutlu olmak çok zor..

Bir de: Şu sıralar mp3'üm ile bütünleşme arefesindeyiz.
Çalan her şarkıda bana ait birşeyler var sanki :)

Şöyle ki:


I saw the life inside your eyes..

{Başlıkla alakasız bir yazı oldu farkındayım, bugünlük böyle olsun:) }
Mutlu pazarlar herkese :)







1 Ocak 2013 Salı

Kısa bir post..

Yılbaşını kutlamıyoruz ama insan dönüp arkasına bakınca bir sürü şey geliyor aklına..
 
 
Benim aklıma ilk gelen Ramazan ayı oluyor. Çok seviyorum, Allah daha çok ramazanlar göstersin bize inşAllah.
 
 
Bu sene Ramazan'da da en çok Kadir gecesini Hacı Bayramda geçirmek mutlu etti beni. Tekrar tekrar gidebilirim inşAllah. Mahşer-i bir kalabalık ve ortasında siz, herkesin derdi aynı, Hz.Peygamber (S.a.v.) yolunda ilerleyip, Rabbine bir adım daha yakın olmak!
 
 
Bir önemli gelişmemiz de Sümeyye bebeğimiz oldu. Bebek kokusu, cennet kokusu derler ya öyle bir güzellik kendisi :)
 
 
2012'de böyleydi şeker kutularım, daha farklı şekilleri de olucak inşAllah.
Taa ki ben bıkana kadar :)
 
 
Çok kızdım kendime, sen böyle güzel, tarihi bir Camii'nin önüne gel
İçini görmeden geri dön!
 
İlk fırsatım inşAllah!
 
 
Bundan bir kaç ay önce işe başladım. Dünde patron amcamız sağolsun bize yılbaşı hediyeleri almış :)
Düşünceli insanları seviyorum.
 
Rabbim her anı dolu dolu geçenlerden olmayı nasip etsin.
 
Hayırlı günler :)

Kalbimin kırılan yerlerinden onarılmak isterdim.  İzi silinsin, yaralarım görünmesin. Hafızam yerinde dursun ama beynimin içi sussun isterdi...