Yaseminsel mevzular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yaseminsel mevzular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Mayıs 2017 Salı

Beklemedeyiz

Uzun bir ara verdikten sonra yazmak en zoruymuş.
İnsan nereden başlayacağını bilemiyormuş..
Buraları çok seviyorum.
Uzaklaşmak hiç iyi gelmedi. Aslında yazdıkça kendime zaman ayırıp, önce kendimle bir şeyler paylaşıyor muşum ki bu çok daha kıymetli.
İnsan aynı anda her şeye yetemiyor.. yetişemiyor da...
Burası benim için durak yeri gibi, yazmadığım karalamadığım zamanların eksikliğini hissettim desem yalan olmaz..

Çalışma hayatı.
Evlilik.
Aile.
Şimdi de minik bir kıpırtı var içimde...
Henüz adını koyamadığımız tatlı bir heyecan,
Çoşkulu sesler var.
Hayırlı, sağlıklı, sıhhatli bir şekilde karşılamayı ümit ettiğimiz minik bir kalp...


#37hafta 
#beklemedeyiz
^.^


11 Ağustos 2016 Perşembe

Ben Bilmem

Hani bazen bir adım atacak oluruz.
Ölçeriz.
Tartarız.
Kendimize göre en olurunu buluruz.
O sırada biri gelir ve hayır der.
Bak böyle yaparsan şöyle olur.
Şöyle yaparsan eğer böyle...
Sonra ise hemen şu lafını ilave eder; "bak sonra ben demiştim demeyeyim".
Ben bilirim, ben demiştim gibi başı "ben" ile başlayan sözler ne kadar da tehlikelidir esasında değil mi...
Bir kere insana en büyük hatayı "ben" ile başlayan sözler yaptırır.
Ben dedikten sonra senin ne istediğinin önemi yoktur.
Doğru bir tanedir ama herkesin doğrusu "ben" dedikten sonra kendinedir.
"Ben" ile başlayan en güzel cümle ise "ben bilmem" dir.

Hepsi bir yana bir de şunu anlamam:
Ben demiştim diyen insan neden dediği olduğu zaman mutlu olur da dediği olmadığı zaman mutsuz?


20 Haziran 2016 Pazartesi

Yaseminsel Mevzular 2

Kısa bir süre uzak kaldım buralardan.
Ne var ne yok diye bakmaya geldim ama kendimi tutamayıp bir kaç kelam edeyim dedim.
Vaktiyle NFK'nın kitabında okuduğum bir söz vardı.
Çok severim.
''Belaya uğradığın zaman sabret
Halinden mahluklara şikayet etme
Merhametliyi merhametsize şikayet etmiş olursun!''
İnsan okuduğunu veya dinlediğini nasıl anlamak isterse öyle anlıyor.
Bazen doğru anlıyor, bazen yanlış.
Ama esasen anlıyor.
Küçük bir hastalık yaşadım.
Aslında hastalık değil, sıkıntı.
Sıkıntı da değil, üzüntü.
Adı bende vardı, sonradan yok oldu.
Üzüldüm.
Kalbim kırıldı.
Fakat yalnızca imtihanıma sahip çıkıp tevekkül ettim.
Kalbi kırıkların duası kabul olurmuş.
Bu ümitle sadece sustum.
Kalbimi kıranları Hz. Allah'a havale ettim.
Ve sonra, sadece dua ettim.

5 Haziran 2015 Cuma

Nerede Olduğumu Biliyorum

Noktalarla başlayıp, çizgilerle devam ettim.
Sonra sayfalarca karaladım durdum.
Bir yol kat edemedim belki ama rahatladım.
'Kalem tutmak' insanı rahatlatıyor.
Bir işe başlamadan önce uzun uzadı hayaller kuruyorum.
Bazen sabrımın oradan geldiğini düşünüyorum.
Öyle hemen pes edip vazgeçmiyorum. 
 
 
Ama açıkçası, yine de başladığım her işte istediğim her şeyde bu sabrı gösteremiyorum.
Direncim bir yerden sonra beni bırakacak gibi oluyor.
Yapmak istediğim çok fazla şey,
Söylemek istediğim bir çok söz var.
Ve ayrıca sadece susup oturmak istediğim zamanlar var.
Hayatın karmaşası içinde bir ben var ama benden başka ne yapacağını şaşıran bir ben daha var.

Yapmak istediklerimizi hayırlı zamanlarda yapmayı nasip etsin Rabbim.
Pişmanlıklar vermesin inşallah.
Yazamadığımız, söyleyemediğimiz şeylerin üzüntüsünü yaşatmasın.
O'ndan gelene razı olan, rızası ile mutlu olan gönüller sahibi olmayı nasip etsin.



 
 

Kalbimin kırılan yerlerinden onarılmak isterdim.  İzi silinsin, yaralarım görünmesin. Hafızam yerinde dursun ama beynimin içi sussun isterdi...