Suluhan Çarşısı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Suluhan Çarşısı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Blogdan Suluhan'a

Blog da ki arama motorunu çok seviyorum.
Her zaman aradığınızı bulamasanız da
Ziyaret edenlerin blogum da birşeyler bulma çabası beni benden alıyor :)
Keyiflisiniz..

Geçen gün baktığımda,
* Sevmek çok zor hacı!
* Allah bana yeter o ne güzel vekil..
* Dünden bugüne çamaşır makineleri
gibi aramalar olmuştu.

Bugün baktığımda,
* Ulus suluhan hangi günler kapalı? diye bir arama olmuş.
Cevap veriyorum: Pazar günleri kapalı..
:)

Sanal dünyam böyleyken, gerçek hayatta da mutlu olmam için güzel sebeplerim varmış...
Misal,
-

Ofisimizin küçük kızı kalbimden vurdu beni
Meğer böyle tatlı sevgi sözcüklerine ne kadar ihtiyacım varmış ^_^

Çok teşekkür ederim...
Cevap veriyorum: Bende senii canım benim :)



5 Nisan 2013 Cuma

Ağaçoğlu Cami


Küçük ve güzel bir Cami'deydim hafta sonu,
 Ağaçayak aynı zamanda Ağaçoğlu deniliyormuş bu Cami'ye


Tarihi eskiye dayanan yerler gördüğümde aklıma gelen ilk şey, buralara daha önce kim bilir kimler gelmişti.. diye düşünmek oluyor. Sanırım bunu daha önce yine söylemiştim..
Bu küçük ve güzel Cami'nin hakkında bilinmesi gerekenler sadece bir tabelaya sığacak kadar az maalesef.


Yine de eski bir ahşap kapı gıcırtısını duymak insanın ruhunda farklı bir etki yaratıyor
Kapıya dokunmak dahi farklı..


İçeriye adım atar atmaz restorasyonun sadece dışarda kaldığı farkediliyor, maalesef..


 Cami'nin içinde restorasyon yapılmamış olsa da sadece tavana ve kapıya baksa doyar insan.


Ağaçoğlu Cami'yi sevdim ama cemaati çok olsaydı bir de halıları kırmızı olmasaydı, ahşap merdivenleri de sallanmasaydı daha çok sevecektim. 


Oradan sonra bir de Hacı Bayram Cami'ye uğradık. Partnerimi beklerken doya doya dağılan cemaatin güzelliğini izledim.

Böyle bir güneş varken yağmurun yağacağını tahmin edemezdik tabi.


Yağmura Suluhan'da yakalandık.
Yağmurun bereketinden nasibini almış, aynı günde 3 Cami gezmiş biri olarak kendimi şanslı saysam,
ayıp olmaz herhalde :) 


7 Mart 2013 Perşembe

Küçük Bir Mim Daha

Yine bir mim ile karşınızdayım. Ama değişik bir mim.
Bu mim bana Sevgili Çitlembik'den geldi ama ben ona kısaca Çit diyorum :)
Hemen cevaplarıma geçeyim..

1- Kedi olsaydınız hangi cins kedi olurdunuz?
Kedi mi? Benden kedi olmaz..
Pis yerlerde gezmem, dışarda durmam, acımdan ölürüm, hiç arkadaşım da olmaz çok huysuz bir kedi olur benden!
O yüzden cinsimi bulamadım :)


2- Enstrüman olsaydınız hangisi olurdunuz?
Demiştim, sorular çok değişik..
Ney olurdum.
İnce,
Uzun :P
Çalamasam da çok severim ney sesini büyülü geliyor kulağa.

3- Hangi yazarın yazım tarzını kendinize yakın buluyorsunuz?
İskender Pala, yazdıklarını okumayı çok seviyorum.
Tarzı tavrı on numara. 
Keşke bizim buralarda da söyleşisi olsa..

4- Ruhunuzu anlatan şehir?
Ruhumu anlatan şehir ruh halime göre değişkenlik gösterebiliyor.
Şimdilik,
Sakarya-Sapanca sanki orada beni bekleyen farklı bir huzur var..

5- En sevdiğiniz sanat dalı?
Ahşap yakma, kaligrafi, hat sanat dalları :)


Ahşap yakma sanatına ekstra bir hayranlığım var. Hatta şurada ki yazımda bahsetmiştim Ankara'da bu sanatla ilgili bulduğum tek yer Suluhan Çarşısı'nın içinde küçük bir dükkan. Giderseniz mutlaka uğramalısınız, küçük bir dükkandan doğan mucizeye sizde şahit olmalısınız :)


Bir mim'i de böylece cevaplandırmış oldum.
Teşekkür ederim Çit!
:)

Not: Görsellerin tamamı internetten alıntıdır.

15 Mayıs 2012 Salı

Suluhan Çarşısı


Ankara'nın Ulus semtini ne kadar sevdiğimi daha önceden söylemiştim :)
Ulus'taki hâlin çıkışının tam karşısında Suluhan Çarşısı'nın tabelasını görebilirsiniz.
Belki ilk görüşte pek sıcak gelmeyebilir. Ama merdivenlerden inip içeri girdiğinizde karşınızda ki çarşının tarih koktuğunu farkedebilirsiniz.
Çarşının tam ortasında olan mescid mükemmel!


Ulus'a o gün ablam istediği için gitmiştik. Ben öyle koştur koştur gezmeyi pek sevmem.
Şöyle aheste aheste doya doya gezmeliyim :)
Ablam buna müsade etmedi tabi.
Evli, çocuklu olunca sorumluluklarda değişiyor.
Bu seferlik dediğin gibi olsun dedim :)



Yakaladığım bir kaç kareyide sizinle paylaşmak istedim.
Bu kolyeler çokkk güzeldi. Gözüme bir kaç tanesini kestirmiştim bile ama ahh abla alacağım olsunn !!
Çarşının içinde o kadar çok incik boncuk satan yer var ki bazı dükkanlar özellikle ışıl ışıl.
Fiyatlarda genelde gayet uygun.




Oturan şirin biblolara, kuğulara bayıldımm. Kim bilir içerde ne güzellikler vardı..


En çok bura için gideceğim bir daha ki sefere.
Ahşap yakma sanatı şahane birşey. Burada gördüklerimde çok güzeldi.
En son geçen sene Ramazan ayında Hacı Bayram Camii'ne açılan fuarda görmüştüm kendilerini. Ama böyle güzel, minik, şirin yerlerde olabileceklerini tahayyül edememiştim.


Suluhan'ı eminim bilenler çoktur. Bilmeyenler için tavsiye edebilirim.
Ben doya doya gezemedim, siz gezersiniz inşAllah :)
Hayırlı ve mutlu günler!!

Kalbimin kırılan yerlerinden onarılmak isterdim.  İzi silinsin, yaralarım görünmesin. Hafızam yerinde dursun ama beynimin içi sussun isterdi...