28 Aralık 2018 Cuma

Yaz Kızım

Ah şu blog…
Ne güzel bir dünya.
Bazen açıp geçmişin tozlu raflarını karıştırıyorum.
Yayınladıklarım dan çok taslaklarım.
Sürekli bir şeyler karalamış, altını-üstünü çizmiş durmuşum.
Ama iyi ki yazmışım.
Bazen dönüp bakmak da iyi geliyor.
İleri dönük hayaller kurarken, yaşadığımız hayatın içine bir kaç iz bırakmak keyifli bir his doğrusu.
En çok da kendine, kendini unutturmamış oluyorsun.

Mesela en son ne zaman sinemaya, tiyatroya gittiğimi unutmuştum.
Hangi fimleri izlediğimi,
En son hangi kitabı okuduğumu,
Buraya bakınca hatırladım.
Kendime ne kadar ara verdiysem, hatırlamam zaman aldı.
Ama iyi geldi.

Artık en çok şunu diyorum kendime, yaz kızım.


23 Aralık 2018 Pazar

Hayata Dön - Gülseren Budayıcıoğlu

Artık uyarma gereği duymuyorum, çünkü spoilere yer vermiyorum.
Özellikle Gülseren Budayıcıoğlu'nun kitaplarında spoiler vermek kitapları okuyacak olan kişilere büyük haksızlık olur.


Yazılanların bir kurgu olmaması, yaşanması... yaşayan kişinin yaşadıkları...
öncesi, sonrası hepsi çok etkileyiciydi gerçekten.
Alâ'nın hayatı bambaşka ama Süreyya'nın ki de çok farklı değil.
Acaba Süreyya'nın geçmişinde neler vardı? diye düşünmeden edemedim.
Bu kadar sevgisizliğin altında kim bilir neler vardır.

Aslında çok şey söylemek istiyorum ama... Sadece şunu söylemeden geçmek istemiyorum. Dizi sadece kişilerin isimlerini almış. Kişiliklerine dokunmamış. En azından buraya kadar. Tam bu hafta dizi de ki sahne de Esma sultanın hastalandığını öğrendiklerinde, acaba buradan sonra mı başlayacak kitapla bağlantı diye düşünmüştüm fakat yine olmadı. Kitabın sonunu merak ettiğim gibi dizinin sonunu merak ediyorum şuan.


5 Aralık 2018 Çarşamba

Günahın Üç Rengi - Gülseren Budayıcıoğlu

(spoiler içermez)
Listem de şu sıralar Gülseren Budayıcıoğlu'nun kitapları var.
Elime alıyorum, fakat bırakamıyorum.
Öyle içten, öyle samimi ki yazar okumak çok iyi geliyor.
Kitabı okurken en çok da, sanki çayımızı kahvemizi almışız Gülseren hanım bana olayları anlatıyormuş gibi hissediyorum.
Bu his çok hoş.
Her zaman, her kitapta olmuyor.
Anlattıklarının bir kurgu değil, gerçek hayatlardan alıntı olduğunu düşündükçe yazılanlar insanı daha çok etkiliyor.
Her defasında şimdi ne olacak acaba diye çeviriyorum sayfaları.
Ve her defasında yok artık dedirtiyor.

Yine kitaptan bahsetmemek için kendimi zor tutuyorum.
Çok etkilendim.
Gülseren Budayıcıoğlu'nun bir kitabına daha başladım.
Hayata Dön.
Hani şurada bahsettiğim, dizisini izleyince kitabını okumayı sevmiyorum ^.^ dediğim kitabı.
Demek ki çok da büyük konuşmamak gerekiyormuş.
Çünkü yazarı çok sevdim.
Ayrıca şuan ne yazsa okurum, o dereceyim :)

Kalbimin kırılan yerlerinden onarılmak isterdim.  İzi silinsin, yaralarım görünmesin. Hafızam yerinde dursun ama beynimin içi sussun isterdi...