31 Mart 2015 Salı

Teyze Oldum

Küçük bir el dokundu kalbimize.
Minicik
Sıcacık
Mis kokulu
Rabbim cennetinden bir koku gönderdi.
Biz de doyasıya içimize çekip defalarca şükrettik.
Gördüğün, hissettiğin duyduğun her şey bir nimet esasında.

 
Doğum aynı anda bir çok mucizeye şahit olunan bir sahneymiş.
Hayatın en tatlı, en heyecanlı koşuşturmalarındanmış.
 
Ablam pamuk prenseslik dönemlerini yaşıyor şu günlerde..
'Altını ben değiştirebilirim, kıyafetlerini değiştirebilirim, sen kalkma bebeği ben kucağına veririm, taşır, sever, koklarım diye ablamın etrafında dolaşıyorum.'
İkinci defa teyzelik duygusunu tadıyorum elhamdülillah.
Annelik nasıl bilmem ama teyzelik çok eğlenceli, keyifli, heyecanlı :)
 
Allah isteyen herkese hayırlı sağlıklı sıhhatli evlatlar sahibi olmayı nasip etsin, içinde de bana ^.^
 


24 Mart 2015 Salı

Güvendiğin Dağlara Karlar mı Yağdı?

Yazdığım zamanlar ya çok mutlu, yada mutsuz oluyorum.
Bu ruh halinin ortası vakitlerimi okuyarak değerlendiriyorum..
Bazen girişe, gelişmeye bakmadan direk sonuca ulaşmayı seviyorum..
Neyse..
Bu sefer ki gelişim, güvendiğim dağlara kar yağdı da..
Aklım başıma bir türlü gelmek bilmiyor.
Tecrübe, hayatta yediğin kazıkların toplamıdır derler (kabaca)
Çok doğru..
Yalnız, her güven sarsılışında kocaman dersler aldığımı zannederek bir tık ilerleme sarf edemiyorum.
Aldığım dersler bir sonra ki (kazık) için yeterli olmuyor.
Karşımdaki insana güvenmezsem mutlu olamam dediğimde, anlaşılmış olmuyorum.
Yoruluyorum..
Sıkılıyorum..
Küsüp, oturuyorum..



Güvendiğim dağlara kar yağdığında, güneş açsın istiyorum.
Belki biraz olsun rahatlarım...

Kalbimin kırılan yerlerinden onarılmak isterdim.  İzi silinsin, yaralarım görünmesin. Hafızam yerinde dursun ama beynimin içi sussun isterdi...